loader image

Mikrobiyotanızı güçlü tutarak koronavirüsten korunabilirsiniz

Bağırsak florasının dengesini korumanın önemli olduğunu söyleyen Diyetisyen Damla Tatan, koronavirüsten korunmak için bağırsak florasının(mikrobiyota) güçlü tutulması gerektiğini belirtti.

2019 yılında Çin’in Wuhan şehrinde yeni bir coronavirüs türü (CoV) olan COVID-19 tespit edildi ve virüs Çin’de başlayarak tüm dünyaya yayıldı. Salgın, ortaya çıktığı yer olan Wuhan’da kontrol altına alındı ancak İtalya, İspanya, ABD, Fransa, İran, Çin, Türkiye ve birçok ülkede etkisini sürdürüyor. 

Bağırsak florasının dengesini korumak önemli

Salgının ortaya çıkması ve devam etmesiyle birlikte Çinli bilim insanları tarafından COVID-19’un önleme ve tedavisine yönelik bir el kitabı yayınlandı. Yayınlanan el kitabında bağırsak florasına da dikkat çekildiğini belirten Diyetisyen Damla Tatan,  “Bazı COVID-19 hastalarında, bağırsak mukozasının doğrudan viral enfeksiyonu  veya antiviral  ve  anti-enfektif ilaçlar nedeniyle gastrointestinal semptomlar yani karın ağrısı ve ishal gibi durumlar yaşanıyor. COVID-19 hastalarında bağırsak mikroekolojik dengesinin bozulduğu ve laktobasillus ve bifidobacterium gibi bağırsak probiyotiklerinde önemli bir azalma olduğu bildiriliyor. Bağırsak mikroekolojik dengesizliği bakteriyel yer değişikliğine (translokasyona) ve ikincil enfeksiyona yol açabilir, bu nedenle mikroekolojik modülatörler ve beslenme desteği ile bağırsak florasının dengesini korumak önemlidir” dedi.

Semptom görülmeden önce bağırsak florasını sağlıklı hale getirmek önemli 

Tatan, hastalığın ortaya çıktıktan sonra hastanelerde yapılması gerekenler konusunda kurallara uyulmasının önemine dikkati çekti. Tatan, kişilerde herhangi bir semptom görülmeden önce de bağırsak florasını (mikrobiyota) sağlıklı hale getirmenin oldukça önemli olduğunu söyledi. 

Rafine karbonhidratlar ve şeker, bağırsak florasını olumsuz yönde etkiler

Bağırsak florasının(mikrobiyota) güçlendirilmesi için yapılması gerekenleri de anlatan Tatan, şöyle konuştu: “Diyetteki besin çeşitliliğinin artırılması bakteri türlerinin de artmasını sağlar. Lifli besinler bağırsaklardaki yararlı bakteriler için gelişme alanı oluşturur. Lif bakımından en zengin yiyecekler ise meyve, sebze, tam tahıllar ve kuru baklagillerdir. Sarımsak, yer elması, muz, elma, yaban mersini ve nohut bifidobakteri gibi yararlı bakteri türlerini besler. Bunların aksine özellikle rafine karbonhidratlar ve şeker bağırsak florasını olumsuz yönde etkiler.” 

Yoğurt, turşu, kefir bağırsak mikrobiyotasının dengesini sürdürmesini sağlar

Yoğurt, turşu, kefir gibi fermente besinlerin bağırsak mikrobiyotasının dengesini, bütünlüğünü ve çeşitliliğini sürdürmesini sağladığını belirten Tatan, “Yüksek protein ve düşük karbonhidrat içerikli diyetler mikrobiyotayı olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle diyette protein miktarı gereksinimin üzerine çıkmayacak şekilde düzenlenmelidir. Bitkisel protein kaynağı kuru fasulye, nohut, yeşil mercimek, kinoa gibi besinler posa içeriklerinin fermantasyona uygun olmaları sebebiyle de mutlaka diyette yer almalıdır” diye konuştu. 

Zeytinyağı mikrobiyota dostu

Yüksek miktarda doymuş yağ tüketiminin bağırsaklardaki yararlı bakterilerin sayısını ve çeşitliliğini azalttığına dikkat çeken Tatan, “Doymuş yağ içeriği yüksek tereyağı, kuyruk yağı ve diğer hayvansal kaynaklı besinlerin tüketimi sınırlandırılmalıdır. Zeytinyağı ise mikrobiyata dostu bir yağ çeşidi olarak biliniyor” ifadelerine yer verdi.  

Sağlıklı vücut ağırlığı mikrobiyotayı da sağlıklı hale getirir

Yapılan çalışmalarda, obez bireylerin bağırsak mikrobiyotasının zayıf bireylere kıyasla daha fazla miktarda zararlı bakteri içerdiğini dile getiren Tatan, sağlıklı vücut ağırlığında olmanın mikrobiyotayı da sağlıklı hale getirdiğini kaydetti. 

Diyetisyen Tatan’dan smoothie tarifi 

Diyetisyen Damla Tatan bağırsak dostu, bağışıklık güçlendiren smoothie (taze meyve ya da meyve suyundan yapılmış, tatlı ve dondurulmuş bir içecek) tarifi de verdi. Tatan’ın verdiği tarif şu şekilde: “2 yemek kaşığı yoğurt, bir yemek kaşığı yulaf ezmesi, 3-4 dal kereviz sapı, bir çay kaşığı arı poleni, bir küçük boy yer elması, bir adet madeni para büyüklüğünde kök zencefil…Tüm malzemeleri blenderdan geçirip, ara öğünde kullanabilirsiniz. Prebiyotik içeriği ile bağırsak dostlarımıza fayda sağlayacaktır.”

Kaynak: http://www.ticarihayat.com.tr/haber/Mikrobiyotanizi-guclu-tutarak-koronavirusten-korunabilirsiniz/60886